Doç. Dr. Sevil Acar Aytekin 20 Ocak 2021 tarihinde “Avrupa Yeşil Düzeni Türkiye Ekonomisini Nasıl Etkiler?” konulu sunumunu gerçekleştirdi. Bu etkinlik Avrupa Birliği İklim Paktı uydu etkinliklerinden biridir. Doç. Dr. Aytekin’in de içinde bulunduğu üç ekonomist tarafından hazırlanan TÜSİAD Raporunda Avrupa Yeşil Düzeninin (AYD) sanayiye etkilerinin nasıl olacağı ile ilgili sonuçlar paylaşılmıştır. Bu etkinlikte de kısaca AYD’den bahsedildikten sonra AYD’nin Türkiye ekonomisine olası etkileri tartışılmıştır.
AYD’nin Avrupa Birliği ülkelerinde hayata geçirilmek istenen 3 temel amacı bulunmaktadır. Bunlardan ilki, 2050’de iklim-nötr olmaktır. Yani, karbon salınımını bertaraf edecek bir sistemin aşamalı olarak kurulması hedeflenmektedir. 2030 yılında sera gazı emisyonlarında % 50-55 düzeyinde azalma ile ilgili çalışmalar bu hedef doğrultusunda atılacak adımlardan bir tanesidir. AYD’nin ikinci temel amacı sanayi ve istihdamı korumaktır. İşsizlikle Yeni Yeşil Düzen çerçevesinde mücadele etmek ve istihdamın artması hedeflenmektedir. Son olarak da, küresel sera gazlarının azaltılmasında etkili bir oyuncu haline gelmek AYD’nin hedeflerindendir. AYD uyum sürecinde AB ülkeleri üreticilerinin maliyetleri artacak ve pazarda haksız rekabet oluşacaktır. AB ülkeleri artan maliyetlerin yaratacağı haksız rekabetin önüne geçmek için diğer ülkelere de karbon fiyatlama sisteminin entegre edilmesi gerektiğini savunmaktadır.
Eğer AB üye ülkelerinin bu talepleri gerçekleşirse AB aday ülkesi olan Türkiye AYD’den nasıl etkilenir?
- Sınırda karbon düzenleme mekanizmasının hayata geçmesi ile birlikte Türkiye’nin AB ülkelerine ihraç ettiği ürünlerin içerdiği karbon düzeyine göre vergilendirilmesi gerekecektir.
- Döngüsel ekonomi regülasyonlarının hayata geçirilmesi ile de sanayi ürün standartlarının güncellenmesi sağlanacaktır.
AYD’nin getirdiği en büyük değişiklik sınırda karbon düzenlemesidir. Ekstra maliyetten kaçmak için üretimin bu düzenlemelerin olmadığı ülkelere kayma riski doğabilir. Ancak AYD’nin temel amaçlarından biri de istihdamı korumaktır. Maliyet avantajından dolayı bazı sektörlerin AB ülkeleri dışına kayma ihtimali olacağından istihdamda daralma tehlikesi söz konusu olacaktır. Sınırda karbon mekanizması ile ithal ürünler üretildikleri ülkede bu sisteme dahil değilse AB ülkelerine girerken vergilendirmede rekabetçi fiyatların belirlenmesi gerekecektir. Türkiye’deki ihracatçı sektörlerin etkileneceği noktalardan biri bu vergilendirme olacaktır. Bu vergilendirme aslında AB ülkelerinden sınır karbon mekanizmasına dahil olan sektörlerin AB dışına kaymaması için aldıkları önlemdir. Kesinleşmiş bir bilgi olmamakla birlikte sınırda karbon mekanizmasına dahil olacak sektörlere çimento, kireçtaşı, alçı, elektrik sektörleri örnek verilebilir. Türkiye’de en çok karbon emisyonu olan sektörler; elektrik, ulaştırma, çimento, tarım ve demir çelik sektörleridir. AB sınırda karbon düzenlemesi mekanizması ile vergi uygularsa bu sektörlerin maliyetleri artacaktır. Sektörlerin karbon yoğunluğu ve AB’ye yapılan ihracat büyüklüğü vergi maliyetini etkileyecektir.
Türkiye ekonomisi sınırda karbon mekanizması devreye girerse farklı senaryolardan bahsedilebilir. Öncelikle ihracat AB tarafından vergilendireceği için milli gelir düşecektir. Bazı sektörler küçülmeye gidecektir. Ancak uyum senaryosu için karbon fiyatlamayı kendi içimizde yaratabiliriz. Uyum konusunda çalışmalar yapılır ve bu gelirler doğru şekilde kullanılırsa kırılgan ekonominin önüne geçmiş oluruz. Emisyonları fiyatlandırmak ve emisyonları azaltma hedefi genel toplamda pozitif etki yaratacaktır. Emisyon azalımı sağlanırken, AYD ile birlikte hareket edilmesi, uyum sürecinin hızlıca tamamlanması Türkiye ekonomisi için oldukça önemlidir. Sürdürülebilir kalkınmanın amacı olarak düşünüldüğünde stratejik bir fırsat olarak değerlendirmek daha doğru olacaktır. Ülke dışında kaybedeceğimiz vergileri Türkiye’de tutarak dönüşüme dahil edebiliriz. Bu sayede de ihracat artarken, istihdam ülkemizde kalacak, emisyon azalacak ve milli gelir artacaktır. Ayrıca dönüşümle birlikte yeşil fon girişi sağlanmış olacaktır.
(Etkinliğin tamamına bu linkten ulaşabilirsiniz.)
Elif Beyza Atik